HAKKIMIZDA
Ülkemiz topraklarının binlerce yıllık gastronomi, sağlık ve güzellik sırrının en nadide örneklerinden olan zeytine kendi tutkusunu eklemek için 2021 yılında Naipli’den yola çıkan Niz Olive, kurucu ismi Nebi Yorgun’un “en büyük ideali zeytinyağı üretimine yeni bir yorum katmak” fikri ile gelişiyor.
Antik Çağ’ın İyonyalı ozanı Homeros’un “sıvı altın” olarak tanımladığı zeytinyağını kalite ve hijyenle üreterek tüketicisine sunan Niz Olive, tutkuyla sevgisini zeytinyağının her bir damlasıyla buluşturuyor. 0,2-0,3 dizem derecesine sahip yüksek kaliteli lezzetine Türkiye’nin Avrupa Birliği coğrafi işaretli tek zeytin türü olan Memecik türüyle ulaşan Niz Olive zeytinyağları, kendine özgü yoğun meyvemsi aromasını ise özel şişesinde muhafaza ediyor. Üretimin ilk adımından tüketicisiyle buluştuğu o eşsiz ana dek zeytine özenle yaklaşan Niz Olive, zengin coğrafyasının cömertliğini paylaşıyor.
MİSYONUMUZ & VİZYONUMUZ
Misyon
Antik çağlardan bu yana uzun yaşamın sırrı olarak gösterilen zeytinin gerçek değerini tüketiciyle buluştururken kalitesini daima en yüksekte, fiyatını ise erişilebilir düzeyde tutarak tüm insanlığın yaşamına zeytinyağının mucizevi lezzetiyle dokunmak.
Vizyon
Binlerce yıldır bu toprakların değerlerini inşa eden atalarımızın mirası zeytinlerin hak ettiği gerçek değeri “İyi zeytinyağı herkesin hakkı” mottosuyla üreterek lezzetini tüm dünyayla buluşturmak.
YÖNETİM KADROMUZ
Niz Olive’in hikayesi, kurulduğu verimli toprakların dünyaca tanınan ürünü olan zeytinle ayrılmaz bir bütünün parçası adeta. Bugünkü konumumuza erişmemizde öncü rol üstlenen yöneticimiz Berna Küçükkaya’nın girişimci ruhu ve zeytine olan sevgisi, yıllar öncesine dayanan bir tutku. Sanayici olan babamız Nebi Yorgun’un zeytine verdiği değer, markamızın kurulmadan yıllar önceki ilk filizleri. Bu filizlerin köklerinin daha derinlere ulaşması da sanayici olan ama zeytine aşık bir babanın kızıyla gerçeğe dönüştü. Yöneticimiz Berna Küçükkaya’nın zeytin bahçeleri arasında geçen çocukluğu ve hasat zamanı bahçeye gitmek için okuldan yaptığı ufak kaçamaklar ise bu yolculuğun en gülümseten anları.
Küçük bir çocuğun, babasının fabrikasına temizlenmek için gelen taş baskı makinelerinden yayılan zeytinyağının binlerce yıldan bu yana varlığını sürdüren o eşsiz kokusunu içine çekmesi, gelecek hedeflerinin de yol göstericisi oldu. Arkadaşları rengarenk çiçeklerin bakımıyla ilgilenirken o ise zeytin fidelerini toprakla buluşturuyordu. Zeytine olan eşsiz tutkusunun bir kadın girişimci hikayesine dönüşmesinde de kendine olan güveniyle devraldığı liderlik önemli pay sahibi oldu. O güne dek zeytine olan tutkusunu ustasından aldığı eğitimlerle daha da pekiştiren Berna Küçükkaya için bu yolculuk, sofralara lezzet taşıyan bir sorumluluğa dönüştü aynı zamanda. Kadınların çalışma hayatında olmasının değerinin bilinciyle tutkusunun peşinden gitmesi ve iki kızına da gelecek için bir yol açması Niz Olive’e güçlü bir hikaye kazandırdı.
Zeytinyağının butik üretiminde kaliteyi doğrudan yükselttiği bilinciyle hareket eden markamız, kurulduğu henüz ilk yılda yurt içi ve yurt dışında elde ettiği başarılarla hikayesini güçlü kılmaya devam ediyor. Başarının tesadüf olmadığı ve köklerini her geçen gün toprağın daha derinine salan bir zeytin ağacı misali büyüyen markamız, “İyi zeytinyağı herkesin hakkı” mottosuyla sofraların lezzetine değer katıyor.